Toskana Lezzetleri / Floransa
Türkiye’nin Antep’i neyse Avrupa’nın da Toskana bölgesi yeme içme sektörünün başkentidir. Bu bölgenin ürünlerinde kalite çok ön planda tutulur. Zaten İtalya mutfağının en önemli özelliği sade ve en üst kalite yemek sunmasıdır. Misal bruschetta; özel ilgi alanımda olmasından dolayı ilk bu örneği veriyorum.
Hemen her restoranda ekmek üstüne tek çeşit ya da minimum çeşit malzeme ile yapılan bir başlangıç olarak sunulur. Bu İtalya turumda gözlemlediğim bir şey yerel halkın genellikle domatesli bruschettayı (Bruschetta Pomodoro) tercih ediyor olması. Altı üstü ekmek üzerine domates, fesleğen ve zeytinyağı. Ama çıkan lezzete inanamazsınız. Çünkü esas olan kaliteli üründür. Bu sadece bir örnek daha birçok farklı örnek verilebilir. Bu gezi benim hayalimdeki Toskana köyleri gezisi öncesi bir provaydı. Rotamız Floransa, Siena, Roma ve Napoli.
Bildiğiniz gibi ben gezilerimin sonunda yemek rehberi yapıyorum. Müthiş bir tarihi dokusu olan bu şehirlerde gezilecek ve görülecek yerleri birçok blogda bulabilirsiniz. Ama sizlere gezilerinizde işinizi kolaylaştıracak ufak püf noktaları ve başıma gelen bazı olayları not olarak ekleyeceğim. Sonuçta İtalya’ya gidiyorsunuz. Biz Türklere benzer yönleri çok:) O zaman yavaştan başlayalım bu uzun soluklu lezzet yolculuğuna;
Not: Uçağımız Bologna’ya indi ve oradan tren ile Floransa’ya geçecektik. Bologna havaalanından tren istasyonuna 6 euro ya otobüs mevcut. Ancak otobüs sırası beklerken özel minibüsü olan arkadaşlar duraktan adam toplayıp götürüyor. Duraktan bizle birlikte 8 kişi 5 euro ya tren istasyonuna rahatça gittik. Ortak özellik!! :)
Not: Bologna tren istasyonu biraz karışık. Bu konularda çok zorlanmayan benim bile kafam karıştı. Elimde kağıt peron ararken siyahi bir abi geldi ve yardımcı olmak için elimden kağıdı aldı ve şu tarafta derken birden arkasına bizi taktı. Birde arkadaşı vardı arkada. Sonra biz perona doğru götürmeye başladı. Dedim bu para isteyecek. Verirz 2-3 euro diye düşündüm. Sonra bizi perona getirdi ve biz teşekkür edecekken “ This is my job” dedi tahmin ettiğim gibi :) Bende cebimde olan 4 euro yu çıkardım. Adam bi güldü. Bende ne kadar dedim 20 euro dedi. Bu sefer ben bi güldüm:) Başta bunu bana söylemedin, bunu alıyorsan al yoksa yok dedim. Adam çok direndi ama 4 eurodan fazla koparamadı. Sonra düşündüm; böyle bir sektör oluştuğuna göre Bologna tren istasyonu baya karışıkmış...
Floransa ile başlıyoruz…
Trattoria Za-Za / Floransa
Floransa’da gitmeden hayali ile yanıp tutuştuğum bazı yemekler vardı. Tabi gerekli araştırmaları da yaptım. Bu yemeklerden biri meşhur Floransa Steak (Bistecca alla Fiorentina) Akşam için rezervasyonumuzu yaptık ve mekana geldik.
Menüye göz gezdirdim ve zaten önceden planladığım floransa steak siparişi verdim. Aslında bu yemek iki kişilik. Bu etin özelliği çok kalın kesilmiş bir porterhouse olması. Yani 4 parmak kalınlığında 1 kg lık koca bir t-bone. Tavsiye edilen pişme az pişmiş (rare), ama ben orta pişmiş (medium) istedim. Ek olarak bir de domatesli bruschetta istedik.
İtalya da bruschetta dan beklentim çok yüksekti. Kokulu domatesler, fesleğen ve müthiş zeytinyağları…
Bruschettanın ekmeği lezzetli ancak dış kabuğu biraz sert. Bence malzemelerin koyulduğu yüzey biraz gevretilmeli ancak diğer tarafı daha yumuşak bırakılmalı ki yemesi kolay olsun. Domates lezzeti de beklediğim gibi değildi. Böyle olunca da bruschetta nın bir numarası kalmıyor. Fiyatı 3 euro.
Gelelim baba yemeğe…
Araştırdığım kadarıyla odun ateşinde pişen dinlendirilmiş bir et. Orta pişmiş söylememe rağmen bence az pişmiş olarak geldi. Şöyle söyleyeyim; etin dış kabuğu odun ateşi etkisinden dolayı çok güzel bir aromaya sahip. Etin iyi pişirildiğini ve etin kalitesini şöyle anlarım. İlk denemede iri bir lokma alırım. Eğer ağız içinde dolanmıyorsa, yumuşak ve sulu ise o et iyidir. İri lokma şart:) Ancak bu eti keserken, çiğnerken biraz zorlandım. Ufak tefek sinirleri kalmıştı ve çok az pişmişti. Çok zevk alarak yediğim söylenemez. Et fiyatı 39 euro.
Akşam yorgunluğumuzu atıp sabah gezilere başlamadan ilk iş oranın meşhur şarküterisi olan “All Antico Vinaio” gidelim dedik. Lakin adamlar 10:30 da açıyor. Erkenden bazı yerleri görüp öyle kahvaltınızı yapabilirsiniz.
All Antico Vinaio / Floransa
Dediğim gibi bu İtalyanlar keyiflerine çok düşkün. Orası arı gibi turist kaynıyor ama adamlar 10:30 da açıyorlar. Neyse bir şekilde girdik. Mekanda güzel paniniler yapılıyor. Yani sandviç:)
İsteğinize göre sandviç yaptırabilirsiniz. Eşim enginar göbeği,mozarella ve roast beef içeren bir sandviç istedi. Bizim ramazan pidesine benzer görünümlü tazecik bir ekmekten parça keserek ekmeği hazırlamaya başlıyorlar. Önce tam içeriğini bilmediğim parmesan bazlı bir sos sürülüyor. Üzerinde kabak ya da patlıcan kızartmalı garnitür, mozarella, küçük rokalar ve roast beef eklenerek sandviç hazırlanıyor.
Ben beef içermeyen bir sadviç hazırlaması için elemana bıraktım seçimleri. Patlıcan kızartma, ricotta peyniri ve lezzetli bir sos ile hazırladı.
İki sandviçi de denedim. Açıkçası fazla abartılmış bir mekan. Görüntü güzel anacak lezzet istediğim gibi değil. Ekmeği çok lezzetli ama içinin lezzeti beni hayallerime kavuşturmadı:) Beef içeren 7 euro, normal sandviçler 5 euro. Fiyat performans olarak fena sayılmaz.
Pino’s Sandwiches / Floransa
Bir takipçimin tavsiyesi üzerine bu mekana gittim. Önünde 5-6 masalık bir oturma alanı olan bir yer. Sahibi çok sıcak ve koyu Fenerli bir amca:)
Aslında karnım aç olmasada da bu mekanı denemek istedim. Bu sebeple bir sandviç denemesi yaptım. Pesto soslu ve beef içerikli ismini hatırlayamadığım birini seçtim. Ekmeği biraz ince geldi bana. Antico Vinaio’nun ekmeğini daha çok beğenmiştim. Ancak buranın da içeriği çok daha lezzetli. Ben sevdim burayı. Fiyat 3.5 euro. Kesinlikle uğranmalı!!
Gusta Pizza / Floransa
Hayalimdeki Napoli pizzasının denemek bu turda beni en heyecanlandıran tecrübelerden biri olacaktı. Napoli de deneme yapmadan önce bir ön denemeyi bu konuda çok popülerleşmiş bir mekan olan Gusta Pizza’da yaptım. Mekan akşam 7 de açılıyor. Açılışa yakın önünde kuyruk oluşmaya başlamıştı. Biz de kuyruğa katıldık. Öncelikle kuyruktan korkmayın, çok hızlı ilerliyor. İçeriği en hoşumuza giden Gusta Pizza siparişi verdik. Ricotto, parmesan, mozarella ve domatesli bir pizza. Bekleme sırasında bende pür dikkat hamurun hazırlanışını, kıvamını ve odun fırının yapısı incelemeye koyuluyorum. Bu pizzanın özelliği daha kalın ve esnek bir ekmeğe sahip olması.
Pizzamız geliyor. Domates sosu başarılı sayılır. Ancak ekmeği bildiğiniz yumuşak ve fazla kalın. Kullanılan peynirler beklediğim kalite ve aromaya sahip değildi. Açıkçası bu mekanı beğenmedim. Umudum Napoil’de yiyeceğim pizzalara kaldı. Fiyatı 7 euro. Ama yakınına giderseniz bence içine bakın görseller iyi:)
Osteria Santo Spiritto / Floransa
Gnocchi hastası bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine gnocchi yemeye geldik. Mekan kalabalık ve rezervasyonla gelmek şart. Ben gnocchi ve midye çorbası aldım. Eşim de midyeli makarna. Önden ikram olarak zeytin ezmesi ve ekmek geliyor. Zeytin ezmesi sevmeyen biri olarak çok başarılı bulduğumu söylemeliyim.
Sonra benim midye çorbam tüm ihtişamı ile geldi. Oysa ki ben küçük bir kase çorba olarak düşünmüştüm. Koca bir kase alt sulu üstü çakma midye dolu bir tabak. Midyeler çok lezzetliydi. Hatta yediğim en iyi midyelerdi. Sulu kısmı da bir o kadar lezizdi. Lakin sıkıntı şu ki yemesi zor. Hunharca yemek lazım yoksa bitmiyor. Bende o yöntemi denedim:) Fiyatı 11euro.
Sonra gnocchim geliyor. Burada bazı ürünlerde yarım porsiyon seçeneği var. Ben yarım istedim gnocchiyi. İyi ki de öyle istemişim zira yarım porsiyonu bile yeterli. Servis edilmeden önce fırına verilerek üzeri parmesan ile örtülmüş tabak hafif yanık hale getiriliyor. Kullanılan zeytinyağı, parmesan ve ghocchi hamuru başarılı. Yarım porsiyon fiyatı 6euro.
Midyeli makarna ise ortalama bir lezzet. Fiyatı 14 euro.
Dikkatinizi çekerim; henüz Floransa’da beklediğim lezzetleri bulamadım. Bu yediklerimin çoğu güzel ama beklentimin altında. Belki de ben beklentiyi çok yüksek tuttum:) Haydi devam edelim bakalım neler var…
Mercato Centrale / Floransa
Yurtiçi ya da yurtdışı her gittiğim şehirde bölgenin yerel pazarlarını gezemeye çalışırım. Burası da Floransa’nın meşhur pazarlarından biri. Kahvaltımızı nefis peynirlerle yaparız düşüncesi ile sabahtan geldik. İki katlı kapalı bir pazar. Alt katta yerel satıcılar ve bazı restoranlar, üst kat ise daha restoran ağırlıklı.
Burada yerel satıcılar peynir çeşitleri, et, meyve, sebze, kuru domates, kuru mantar, zeytinyağı ve benzeri birçok ürün satıyorlar. Özellikle gezerken zeytinyağlarını deneyin. Hem sade yağlarını, hem trüf matarlı hem de porçini mantarlı yağları deneyin. Ben hem trüf mantarlı hem de porçinili yağ aldım. 250ml trüflu yağ 13euro civarı. Pahalı gibi gelebilir ama bu yağı kullanırken zerre miktarda kullanıyorsunuz. Çok güçlü bir aroması var. Bundan başka peynircilerden parmesan alabilirsiniz. Dayanıklı bir peynir olduğundan taşıması rahat oluyor.
Bunların dışında ufak tefek restoranlar ve sandviççiler mevcut. Ben peynir aldığım yere danıştım güzel bir sandviç nerde yenir diye. O da iki yer tarif etti. Bunlardan biri kara listemde olan Lampredetto satan bir yer.
Nerborne / Mercato Centrale
Dedim ya daha İtalya’ya gelmeden bu sokak lezzetini listeye almıştım. Millet sabah saat 10 gibi bu sandviçi yiyor. Sandviç işkembeli!!! Önce sabah sabah yenmesini bi garipsedim ama baktım ki bizde sabahın altısında ciğer yemiyor muyuz?:) Neyse uzun süre pişirilmiş işkembeyi birkaç bıçak darbesi ile iri parçalar halinde kesip üzerine hazırladıkları acı ya da yeşil renkli sosu ekliyorlar. Bana ikisinden de koydular. Yeşil sosun pesto olduğunu okumuştum gitmeden ama yediğim tat pesto değil. Tam anlayamadım ne olduğunu ama zaten sadece acı sos koydurun. Ben çok beğendim sandviçi mutlaka deneyin!! Fiyatı 3.5 euro
İsimsiz Şarküteri:)
Ben işkembeyi gömünce mutsuz olan eşimi de mutlu etmek üzere ikinci mekana gidiyoruz. Bir şarküterici ve çok çeşit ürünleri var. Fazla riske girmeden pesto soslu, mozarelle ve domates içerikli bir sandviç istiyoruz. Bir de karşı tarafındaki oturma yerlerine geçerken gördüğüm bruschetta karşısında kayıtsız kalamıyorum:) Bruschetta 2euro, sandviç 4euro.
Bu pazara mutlaka uğrayın derim. Pazarın üst katını da gezdim ve orada bir makarnacıda makarna denedik. İlk aldığım pestolu makarnayı tadındaki gariplikten dolayı geri götürdüm ve domatesli makarna aldım. Onu da çok sevmedim. Diğer yerlerin yemekleri de çok içimi açmadı. Yani pazarın alt katı kafi.Alt kattan birkaç fotoğraf şöyle..
Fishing Lab
Floransa’nın son gününde defalarca önünden geçtiğim ve bir türlü giremediğim bu mekana girebildim sonunda. İçerisi bar sandalyeli balık ürünlerinin yapıldığı güzel bir mekan. Yer sıkışıklığı nedeni ile üst kattaki masalara çıktık. Bir adet Jumbo karides ve deniz ürünleri kızartma tabağı aldık.
Jumbo karides tek parça ve ızgarada yapılıyor. Lezzeti çok iyi ve çok taze. Gerçi tek hamlede gidiyor ama yine de denemek lazım. Adet 2.5euro.
Genellikle çoğu kişinin tercih ettiği karışık deniz ürünleri kızartma tabağımız geliyor. İçinde küçük ahtapot, karides, kalamar ve küçük birkaç balık var. Özellikle karides ve ahtapot oldukça başarılı. Tam porsiyon tabak iki kişi için atıştırmalık olarak yeterli. Fiyat 10 euro
Napoleone
Bu mekana resmen bilenmiştim daha gelmeden. Bir arkadaşım geçen sene burada Floransa Steak yemiş ve bana anlatmıştı. Bu sene de yaptıkları turda bu mekan için bir gün Floransaya ayırmışlar. Tesadüf ki aynı zamana denk geldi ve beraber gittik.
Bu restoran kalabalık bölgeden uzak sakin bir yerde. İç dekoru ve sizi içeri girerken solda karşılayan taş fırını oldukça güzel. Bizim ekip sağlam!! Baylar tam bir etmanyak:) 1kg lık floransa steak siparişlerimizi verdik. Birde yorumlarda pizzası çok övülmüştü tadımlık porçini mantarlı pizza aldık.
Masaya getirdikleri ekmek, yemeklerin güzel olacağının bir işareti gibi. Çıtır ve çok lezzetli. Orta pişmiş olarak istediğim kocaaaa T-bone parçasına kavuştum sonunda:) Kalınca bir parça ve orta pişmiş olarak pişirilmiş. Burada da anladım ki bu etin özelliği kömürde yapılması ve güzel bir aromaya sahip olması. Muhtemelen aroma kullanılan kömürden geliyor. Et yumuşak sulu ve lezzetli. Oldukça iyi!! Son olarak kemikleri sıyırmak sureti ile yemek faslını kapadık. Fiyatı 44 euro
Tadımlık olarak aldığımız porçini mantarlı pizza lezzetli olmakla birlikte çok ağır bir iz bırakmadı.
Şöyle bir baktım da daha Floransa’yı yeni bitirdik. Hayli restorana gitmişim. Bu sebeple rehberi iki parça halinde paylaşacağım. Diğer rehberi Siena, Roma ve Napoli restoranlarını içerecek şekilde yazacağım. O değil de yazarken birden içimi karalar bağladı. Birde bunun kredi kartı boyutunun olduğunu hatırladım:)
O zaman Roma, Siena ve Napol lezzetlerinde görüşmek üzere.
Gidecek arkadaşlarınıza bu rehberi önerin ki faydamız geniş çaplı olsun:)
